İlk durağımız 6 çocuklu bir ailenin evi oldu. Tek odalı evin duvarlarında rutubetin izlerini görmek mümkündü. Bir apartman dairesinin bodrumunu eve çevirip yaşam alanı yapmışlardı. Komşulardan buldukları eşyalar onların hem yatağı hem oturacak kanepeleriydi. Mutfakda 3-5 kapkacak, dolapsa bomboş.
İlk söze evin babası başlıyor ağlamaklı gözlerle... "Türkiye'ye geldik ama beklediğimiz gibi olmadı" diyor.
Evin 6 çocuğundan 3 ü her gün sokakta rastladığımız, mendil satmaya çalışan kız çocuklarından. O küçük kızların getirdiği bir kaç lirayla 8 kişilik koca bir aile geçinmeye çalışıyor.
Gelecekten beklentisi ise Allahın Rahmet.
Evin annesi bütün gününü evde geçiriyor.. "Yaşamaya çalışıyoruz" diyor.
Türkiye'ye gelen Suriye'lilerin çoğu aynı hepsi yaşam mücadelesi veriyor.
İkinci durağımız Suriyeli gençlerin yaşadığı bir ev oldu. Ev dediğimize bakmayın. 1 oda ve 1 salonda tam 10 kişi yaşıyor. Hepsi de Türkiye'ye kaçak yollardan girmiş.
Onlar, kendi ifadeleriyle artık vatansızlar. Ve yabancı oldukları topraklarda yarınlarını arıyorlar.
ulusalkanal.com.tr | HABER: HÜSNA SARI
Suriyelilere sahip çıkamıyoruz en azından dışarı atalım gibi vahşi bir düşünceye kapılmayalım.
Dünyanın daha güzel ve yaşanılabilir yer olması dileğiyle...
KAPILARI KAPATMAK TÜRKİYE'YE YAKIŞIR MIYDI ?
Bazen sokakta mendil satarken, bazen dilenirken rastlıyoruz onlara. Çarşıda, pazarda acılı yüzleriyle çıkıyorlar karşımıza. Suriye'deki savaştan kaçıp Türkiye'ye sığındılar. Binbir umutla geldiler Türkiye'ye. Geldikleri topraklarda yoksulluğun kucağında buldular kendilerini. Sayıları da öyle az değil. 2 Milyondan fazla... Resmi rakamlara göre sadece İstanbul'da 330 bin Suriyeli yaşam savaşı veriyor. Peki ne yiyip ne içiyorlar. Nerede yaşıyorlar?
İlk durağımız 6 çocuklu bir ailenin evi oldu. Tek odalı evin duvarlarında rutubetin izlerini görmek mümkündü. Bir apartman dairesinin bodrumunu eve çevirip yaşam alanı yapmışlardı. Komşulardan buldukları eşyalar onların hem yatağı hem oturacak kanepeleriydi. Mutfakda 3-5 kapkacak, dolapsa bomboş.
İlk söze evin babası başlıyor ağlamaklı gözlerle... "Türkiye'ye geldik ama beklediğimiz gibi olmadı" diyor.
Evin 6 çocuğundan 3 ü her gün sokakta rastladığımız, mendil satmaya çalışan kız çocuklarından. O küçük kızların getirdiği bir kaç lirayla 8 kişilik koca bir aile geçinmeye çalışıyor.
Gelecekten beklentisi ise Allahın Rahmet.
Evin annesi bütün gününü evde geçiriyor.. "Yaşamaya çalışıyoruz" diyor.
Türkiye'ye gelen Suriye'lilerin çoğu aynı hepsi yaşam mücadelesi veriyor.
İkinci durağımız Suriyeli gençlerin yaşadığı bir ev oldu. Ev dediğimize bakmayın. 1 oda ve 1 salonda tam 10 kişi yaşıyor. Hepsi de Türkiye'ye kaçak yollardan girmiş.
Onlar, kendi ifadeleriyle artık vatansızlar. Ve yabancı oldukları topraklarda yarınlarını arıyorlar.
ulusalkanal.com.tr | HABER: HÜSNA SARI
Suriyelilere sahip çıkamıyoruz en azından dışarı atalım gibi vahşi bir düşünceye kapılmayalım.
Dünyanın daha güzel ve yaşanılabilir yer olması dileğiyle...
İlk durağımız 6 çocuklu bir ailenin evi oldu. Tek odalı evin duvarlarında rutubetin izlerini görmek mümkündü. Bir apartman dairesinin bodrumunu eve çevirip yaşam alanı yapmışlardı. Komşulardan buldukları eşyalar onların hem yatağı hem oturacak kanepeleriydi. Mutfakda 3-5 kapkacak, dolapsa bomboş.
İlk söze evin babası başlıyor ağlamaklı gözlerle... "Türkiye'ye geldik ama beklediğimiz gibi olmadı" diyor.
Evin 6 çocuğundan 3 ü her gün sokakta rastladığımız, mendil satmaya çalışan kız çocuklarından. O küçük kızların getirdiği bir kaç lirayla 8 kişilik koca bir aile geçinmeye çalışıyor.
Gelecekten beklentisi ise Allahın Rahmet.
Evin annesi bütün gününü evde geçiriyor.. "Yaşamaya çalışıyoruz" diyor.
Türkiye'ye gelen Suriye'lilerin çoğu aynı hepsi yaşam mücadelesi veriyor.
İkinci durağımız Suriyeli gençlerin yaşadığı bir ev oldu. Ev dediğimize bakmayın. 1 oda ve 1 salonda tam 10 kişi yaşıyor. Hepsi de Türkiye'ye kaçak yollardan girmiş.
Onlar, kendi ifadeleriyle artık vatansızlar. Ve yabancı oldukları topraklarda yarınlarını arıyorlar.
ulusalkanal.com.tr | HABER: HÜSNA SARI
Suriyelilere sahip çıkamıyoruz en azından dışarı atalım gibi vahşi bir düşünceye kapılmayalım.
Dünyanın daha güzel ve yaşanılabilir yer olması dileğiyle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder